ÂŞIK İNSAN ÖNCE KENDİNİ KANDIRIR, SONRA BAŞKALARINI. TÜM DÜNYA DA BUNA ROMANTİZM DER OSCAR WILDE
Kime neden aşık oluyoruz¿ İşyerinde herkes aşık olur! Oytun Erbaş – Cansu Canan
Senin Görevin Aşkı Aramak Değil, Ancak Onunla Aranda Kurduğun Engelleri Aramak Ve Bulmaktır. Aşkı Arama. O Kayıp Değil, Kendini Kaybet, Aşkı bul. Mevlana Rahmetullahi aleyh
Doktorda onayladı: Görücü usulü evlilik daha başarılı – Dr. Yavuz Dizdar 09.01.2019 Buket Aydın 40
Sevgili muhabbetleri, evliliği hindi gibi düşünmeyin – Cübbeli Ahmet Hoca
Sevgililer Günü (Saint Valentine’s Day)
Gerçek sevgi sonsuzdur! 14 şubat Sevgililer günü(Saint Valentine’s Day) Avrupa toplumunun dinlerinin asıl hükmünü kaybetmesi insanlar arasında meşru olmayan ilişkilerin yaygınlaşmasının normal karşılanması ile ortaya çıkmıştır. Ne eski dinlerde nede İslam dininde yeri yoktur. Sevgilileri ikiye ayıralım, yanlış anlamayın iki tür sevgili vardır onu belirtiyorum :O)
1) Özenti yada cinsel dürtülerine uyarak sevgili olanlar: Bunlar hayatın yemek içmek ve eğlenmekten ibaret olduğunu yada arkadaş çevresine özenip sevgili olmayı meziyet sananlar, bu insanlar gerçeğin farkına vardıklarında ömür sermayesini harcayıp bitirdiklerini ancak fark ederler. Oysa Allahu Teala şöyle buyuruyor:3-ÂL-İ İMRAN: 14- İnsanlara kadınlar, oğullar, yüklerle altın ve gümüş yığınları, salma atlar, davarlar, ekinler kabilinden aşırı sevgiyle bağlanılan şeyler çok süslü gösterilmiştir. Halbuki bunlar dünya hayatının geçici faydalarını sağlayan şeylerdir. Oysa varılacak yerin (ebedî hayatın) bütün güzellikleri Allah katındadır.Asr-ı saadette Peygamberimiz (A.S.) Ashabıyla beraber bulunuyordu. Bir genç çıkageldi ve çok saygısızca:
— Ya Resulallah! Ben falanca kadın ile arkadaş olmak olmak istiyorum, onunla zina yapmak istiyorum dedi.
Ashab-ı Kiram, bu durumdan çok öfkelendiler. İçlerinden gazaba gelerek genci dövmek ve huzuru Resulullah’dan çıkarmak isteyenler oldu. Bazıları bağırıştılar. Çünkü genç çok hayasız konuşmuştu. Sevgili Peygamberimiz (S.A.V.) bırakın o genci buyurdu. Resulullah, genci yanına çağırdı, dizinin dibine oturttu. Gencin dizlerini kendi mübarek dizine değdirecek bir şekilde oturttu ve:
— Ey genç, birinin annenle bu kötü işi yapmasını ister misin? Bu çirkin hareket hoşuna gider mi? diye sordu. Genç hiddetle:
— Hayır Ya Resulallah, diye cevap verdi. Resulallah:
— Öyle ise o çirkin işi yapacağın kimsenin evlatları da bundan hoşlanmazlar. Sonra:
— Peki, bu çirkin işi senin kız kardeşinle yapmak isteseler, sever misin? diye sorduklarında genç :
— Hayır, asla! diyerek hiddetleniyordu. Şu halde insanlardan hiç kimse bu işi sevmez buyurdu. Sonra Hz.Peygamber (A.S.) mübarek elini bu gencin göğsüne koyarak şöyle dua etti:
— Allah’ım! Sen bu gencin kalbini temiz kıl. Namusu ve şerefini muhafaza eyle ve günahlarını bağışla, buyurdu.
Asrı saadette geçen bir olay; Eşkıyanın biri düğün günü gelini kaçırır… Yıllar sonra kadın öleceğinde kocasına bir vasiyette bulunur. “Ben o eşkiyayı hala unutamadım! eğer benden sonra evlenecek olursan bakire biri ile evlen” der.
2) Hayat arkadaşını yani evlenip ömrünü geçireceği kişiyi seçmek için sevgili olanlar: Sevgili olarak flört edip evlenenlerin propagandası yapıldığı gibi başarılı bir evlilik yaptıkları söylenemez. İşte bir örnek: medenifearless; Cinsiyet: Erkek; Yaş: 26 ; İl: İstanbul: 2 yıldır evliyiz. Hergün “Allah belanı versin” demeye başladım. Artık her kavga ettiğimizde, eski sevgilisiyle beni karşılaştırmaya başladı. Kavga bittikten sonra neden bu kadar iğrenç şeyler söylediğini sorduğumda, “Sinir anında söylenmiş gerçek olmayan sözlerdi” diyerek geçiştiriyor. O kadar da severek evlenmiştik. Onun için yapmadığım ve yapamayacağım şey yokken yine de nankörlük yapıyor. Aman arkadaşlar evlenmeden önce bin kere düşünün. Özellikle eşiniz olacak kadının geçmişini mutlaka öğrenin.
Bu ilişkilerin %90’ı evlenmeyle sonuçlanmıyor. En serseri ve asi genç dahi evlenmek istediğinde; hiçbir erkekle konuşmamış, halk tabiriyle “erkek eli değmemiş kızlarla” evlenmeye can atıyor. Flört tuzağının pençesinde kalan kızlar genelde ortada kalıyor, hatta gözünü kadın tüccarlarının adresinde açanlar bile oluyor. Dr. Cemal Zeki Önal, flörtçü kızların ortak akıbetlerini güzel bir şekilde tasvir eder: “Aşkla şakalaşan kızlar, bıçakla oynayan çocuklara benzerler, ekseriye yaralanırlar. Bu yaralar çok defa pek acı kanar. Kız kızlığını, ulu benliğini kaybeder, türlü felaketlere uğrar”. Erkek ise oyuncağından hevesini almış bir çocuk gibi konacağı yeni bir çiçek arayama başlar. Flört döneminden sonra kız ve erkeğin evlendiğini düşünelim. Birbirlerine kendilerinin hoşa giden yönlerini gösterirler. Aylarca süren tanışma ve derin dostluğa rağmen kusurlarını, zayıf taraflarını birbirine göstermezler. Bu dönem içinde nefsâni, şehvani istekler, cinsel dürtüler o kadar azmış olur ki, hemen evlenmek isterler ve bu amaca ulaşmak için ikisi de birbirine bağlılık sözü verirler. Öyle sevgi ve sadakat gösterişi içine girerler ki, evlendikten sonra ilişkiler ve münasebetler dünyasında bu devreye hiçbir zaman bir daha tesadüf edilmez.
Tabiki erkek ve kadın bir biri için yaratılmıştır Allah cc buyuruyor ki: 30-RUM: 21- Yine O’nun âyetlerindendir ki, sizin için nefislerinizden kendilerine ısınırsınız diye eşler yaratmış, aranıza bir sevgi ve merhamet koymuştur. Şüphesiz ki bunda düşünecek bir kavim için nice ibretler vardır. Peygamberimiz sallallâhü aleyhi ve sellem de: Ey gençler topluluğu! Sizden evlenmeye gücü yetenler evlensin.Çünkü evlenmek gözü daha çok muhafaza eder, namusu daha fazla korur. Evlenmeye gücü yetmeyenler ise oruç tutsun. Çünkü oruç kalkandır. buyuruyor. Ama ne Peygamberimiz sallallâhü aleyhi ve sellem zamanında ne de sonrasında hiç bir İslam âlimi kadın ve erkeğin evlilik dışı yakınlaşmasına müsaade etmemiştir Hatta İmamı Rabbani hazretleri kapalı bir odada bir erkek yada kadının mahremi olmayan biri ile bir cinsi münasebet süresi kadar kalmaları nikahlarını bozar, ama örneğin kapı açıksa hüküm bozulur demiştir. Günümüzde özellikle üniversitelerde resmi nikah ve düğün yapmadan dini nikah yaparak flört eden yada karı koca hayatı yaşayan gençler var, düğün yada resmi nikah olmadan ehli sünnet alimlerinin dini nikaha müsadesi olmadığını böyle bir nikahın şia mezhebindeki muta nikahına benzeyeceğini belirtelim.